Nuruosmaniye Camii
Osmanlı ve Nuruosman adlarıyla da bilinen Nuruosmaniye Camii, kendi adıyla anılan semttedir. İstanbul’da inşa edilmiş ilk barok özellikli camidir. Bu caminin yerinde daha önce Hasan Can-Zade Şeyhülislam Hoca Saadedin Efendi’nin zevcesi Fatıma Hatun’un mescidi bulunuyordu. Daha sonra Sultan I.Mahmud aynı yerde bugünkü Nuruosmaniye Camii’ni yaptırmaya başlamıştır. Fakat H.1161 (M.1748) yılında yapımına başlanan bu cami, Sultan I.Mahmud ’un ölümüyle, kardeşi III. Osman tarafından H.1169 (M.1755) yılında tamamlanmıştır. Adına da Nuruosmaniye denilmiştir.
Batılılaşma eğilimlerinin mimaride ortaya çıkmaya başladığı bir devirde ortaya çıkan camii ve külliyesi, Osmanlı mimarisinde bir dönüm noktası sayılmaktadır.
Mustafa Ağa ve yardımcısı Simon Kalfa (Mimar Simeon) tarafından gerçekleştirilen inşaat; Adını, padişah III. Osman’dan ve caminin içindeki ışıktan aldığı söylenir.
Yüksek mermer merdivenlerle iki yönden camiye çıkılır. Barok üslupta inşa edilen camii, kare plan üzerine inşa edilmiştir. Harim kısmı tek bir kubbe ile örtülmüştür. İki yanda revaklı birer koridor bulunur ve bu koridorlardan harim kısmına birer giriş vardır.
Eteği 32 pencere ile çevrili olan ana kubbe 26 m çapındadır. Osmanlı camilerinde kullanılan en büyük kubbelerden biri olan bu kubbe, duvarların üstüne oturan kemerler tarafından taşınır. Mükemmel bir akustik sistemi olan camiin dengesini kontrol etmek için mihrabın iki yanına döner terazi sütunlar yapılmıştır. Kubbe kemerlerinin duvar üzerindeki bitiminde bir kuşak halinde Fetih Suresi yazılıdır. Kubbede ise En-Nur Suresi’nin 35. Ayeti yer alır: “Allah, göklerin ve yerin nurudur”.
Cami, beş sıra halindeki 174 pencere ile aydınlatılır. Pencereler, barok stilinde ve alçıdandır. Oniki kubbeli son cemaat yeri U biçimindedir. Cami yazıları ”Hattat Rasim” ”Abdülhalim” “Müzehhip Ali ” “Mehmet Refi Efendi ‘nindir.
Mihrap, çıkıntılıdır ve klasik Osmanlı camilerinden farklı olarak çok köşelidir ve bir yarım kubbe ile kapanmıştır.
Mahfil katına, ana giriş kapısının iki yanındaki mermer merdivenlerden çıkılır. Mahfil katı balkonları doğu ve batı cephelerindeki iki koridor üzerinde uzanır. Hünkar mahfili, doğu koridorunun sonunda bulunur. Mahfile dışardan, padişahın atı üstünde camiye girişine yol veren rampalı bir giriş bağlanmıştır. Hünkar Mahfili, günümüzde Eminönü müftülüğüne hizmet verir.
Yapıya bitişik iki şerefeli iki minaresinin taş külahları bulunur. Kurşun yerine taş alemler ilk defa bu camide kullanılmıştır.
Cami, revaklı ve çok köşeli bir avluya sahiptir. Bu özelliği ile Osmanlı mimarisinde türünün tek örneğidir. Şadırvanı yoktur, sağında ve solunda abdestlikleri vardır, ayrıca ek bir abdestlik giriş kapısı karşısında bodrumdadır. Avlu, Cağaloğlu ile Çemberlitaş arasında geçiş yolu olarak kullanılır. Camiinin güneyinde medrese ve imaret yapıları yan yana bulunur. Medrese, Osmanlı’daki sultani medreselerin (Sultan’ın yaptırdığı medrese) sonuncusudur. İmaretin olağanüstü büyük bacaları Nuruosmaniye’nin kent içindeki görsel etkisine katkıda bulunur. Bu iki yapı, günümüzde yatılı bir Kur’an kursu olarak kullanılır.
Türbe; I. Mahmut için inşa edilmeye başlamış; külliye inşaatı tamamlanmadan vefat eden padişah, Yeni Camii’nin avlusundaki, babasının da mezarının bulunduğu Valide Turhan Sultan türbesine gömülmüştür. 3 sene sonra şirpençeden vefat eden III. Osman’da kendi adının verildiği türbeye gömdürülmeyip babası ve kardeşinin mezarlarının bulunduğu Valide Sultan Türbesine gömüldü. Nuruosmaniye Camii içindeki türbede III. Osman’dan bir yıl önce hayatını kaybeden annesi Şehsuvar Sultan ile bazı şehzadelerin sandukaları bulunur.
Nuruosmaniye Camii kütüphanesi, Türkiye’de barok tasarımın en özgün örneklerinden birisi kabul edilir. Caminin iç avlusunda iki katlı bir yapıdır. Üst katı kütüphane, alt katı dükkân olarak kullanılır. Birisi okuyuculara, diğeri padişaha ayrılmış iki giriş kapısı vardır. Kütüphanede 5000′den fazla yazma ve basma eser vardır.
Nuruosmaniye Sebili, dairesel bir ana mekan ve yanındaki dikdörtgen bir alandan oluşan mermer bir yapıdır. 2003 yılında geçirdiği onarımdan sonra halı satış mekanı olarak kullanılmaktadır.
Nuruosmaniye Camii Temel Sistemi, Caminin bulunduğu yerin zemini, 8m kalınlığında suni dolgu altında kum-çakıl tabakalı yeşil kil-marn, 20,50 metrede ayrışmış grovak ve 22 metrede anakaya grovak ve killişistten oluşmaktadır. Cami arsasının orta yerine kılavuz kuyu kazılarak zemin şartları hakkında bilgi edinilmiştir. İnşaat sahası 16,50 metre derinliğinde harf edilince, yer altı su seviyesine rastlanılmış ve su seviyesinden itibaren 1,50 metre daha kazılmış, birkaç yere tulumbacı mikrasları (makas) kurulmuştur. Bütün inşaat sahasına uçları demirli 2,63 metre uzunluğunda, ahşap kazıklar çakılmıştır. Cami Bodrum katında bulunan kuyu yaklaşık 8 m derinliğinde olup, zeminde sürekli bir su akışı görülmektedir. İşlevsel olarak cami çevresinde bulunan zemin sularını bu alanda toplamakta ve bir nevi su terazisi görevi görmektedir. Buradan aktarılan su ise bir rivayete göre Mahmutpaşa Camii altında bulunan bir çeşmeden akmakta, bir diğer rivayete göre ise Haliç’e dökülmektedir.
Bu kazıkların üzerine moloz, horasan kireçten oluşan bir rıhtım (radye) yapılmıştır. Bu rıhtımın üzerine ayaklar ve ayakların aralarına da sarnıç gibi 12 adet tonozlu oda inşa edilmiştir.